Ahlat’ta konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “insanımızın kökeninden, inancından, dilinden dolayı ötekileştirildiği günler artık geride kalmıştır” dedi, yasakların, baskının ve yoksulluğun bittiğini iddia etti.
Oysa Türkiye’de bunların hepsi devam ediyor ve hatta artıyor:
- Yoksulluk hızla yayılıyor: alım gücü düşüyor, enflasyon artıyor, ücretler artmıyor. Asgari ücret Ocak ayından beri en az yüzde 40 alım gücünü kaybetti, ama Erdoğan asgari ücreti artırmadı. TÜİK’in açıkladığı enflasyon oranı son bir yılda yüzde 45’ten yüzde 61’e çıktı, ama çiftçiler geçen yıl sattıkları fiyatların altında bir fiyata ürünlerini satmaya mecbur bırakılıyorlar.
- Baskılar ve yasaklar devam ediyor: sokak röportajında görüş bildirenler gözaltına alınıyor, sosyal medya keyfi biçimde kapatılıyor, milyonlarca insanın ekmek parası kazanmasına engel olunuyor. Gezi davasında AİHM ve AYM tarafından verilen kararlar uygulanmıyor. Selahattin Demirtaş, Osman Kavala, Can Atalay AİHM kararına rağmen serbest bırakılmıyor. 30 yıllık cezasını tamamlayıp çıkmak üzere olan Kürt aktivistler bile sudan gerekçelerle hapiste tutulmaya devam ediliyor.
- Kökeninden dolayı ötekileştirmede her türlü kırmızı çizgi geçiliyor: Kürtçe halay çekenler hapse atılıyor, hazırlanan iddianamede tülbentlerinin rengi dava konusu ediliyor. Kürtçe trafik uyarıları siliniyor. Amedspor forması giyenler saldırıya uğruyor.
Eski Türkiye’nin bütün unsurlarının tırmanışa geçtiği günlerde Erdoğan’ın söyledikleri tamamen boşa düşüyor.
Yazar
