Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe köyünde katledilen sekiz yaşındaki Narin Güran’ın cansız bedenine ulaşılmasıyla başlayan protesto gösterileri dün de sürdü.
Sokağa çıkan kadın örgütleri hükümetin aile politikalarına tepki gösterdi.
İlk akşam Diyarbakır ve Van’daki öfke selinin ardından dün de İstanbul, Ankara ve İzmir’in yanı sıra Adana, Bursa, Hatay, Kocaeli, Muğla, Mersin, Eskişehir, Antep, Urfa, Aydın, Dersim, Ordu, Hopa, Gökçeada gibi birçok kentte eylemler yapıldı.
Diyarbakır’da “Narin Güran için adalet” talebiyle taziye çadırı kuruldu
Narin Güran için Diyarbakır Koşuyolu Parkı’nda taziye çadırı kuruldu. Kadın örgütleri öncülüğünde çok sayıda kişi, taziye çadırı kurmak için parkta bir araya geldi. DEM Partili belediye eş başkanları ve milletvekilleri de parka geldi. Parkta toplananlar, “Narin içi adalet”, “Çocuk cinayetleri politiktir”, “Kanlı ellerinizi çocukların ve hayvanların üzerinden çekin” pankartları ile Güran’ın fotoğraflarını taşıdı. Polislerin çadıra engel olmak istemesi üzerine parkta toplananlar, oturma eylemine başladı.
Eylemde sık sık “Jin, jiyan, azadî”, “Narin için adalet” ve “Narine kalkan eller kırılsın” sloganları atıldı. Kadınların ısrarı üzerine polis, taziye için çadır kurulmasına izin verdi.
Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi Koordinatörü: Arama çalışmalarında zafiyet gösterildi
Diyarbakır’ın Bağlar ilçesindeki Tavşantepe köyünde 21 Ağustos’ta Kur’an kursundan çıktıktan sonra bir daha kendisinden haber alınamayan 8 yaşındaki Narin Güran’ın cansız bedeni arama çalışmalarının ardından 19’uncu gününde köyün yakınındaki Eğertutmaz Deresi’nin kenarında bulundu. 2 kez arama yapılan derede 3. aramayla birlikte bulunan cenaze arama çalışmalarının sağlıklı yürütülüp yürütülmediği sorularını da beraberinde getirdi.
Diyarbakır Barosu Narin’in kaybolmasından itibaren süreci yakından takip eden kurumlardan biri. Arama çalışmalarına ilişkin Evrensel gazetesine konuşan Diyarbakır Barosu Çocuk Hakları Merkezi Koordinatörü Avukat Mehmet Işık, “En başından beri biz de arama çalışmalarını takip ediyorduk. Narin’i arama çalışmalarının çok sağlıklı yürümediğini defalarca kez söyledik. İlk olarak aile bireylerinden şüphelenilmesi hususu göz önüne alınmadı. Ailesi ve köylülerle beraber arama yapıldı. Arama ve kurtarma aşamasında çok büyük zaaflar vardı, gerekli hassasiyet ve özen gösterilmedi” dedi.
Burada kolluğun aileyi ve köylüleri arama kurtarma çalışmasından çekip, süreci daha sağlıklı yürütmesi gerektiği vurgusu yapan Işık şöyle devam etti: “Kolluk her zamanki gibi bir zafiyet gösterdi. Öncelikle soruşturmaya zarar verdi. Sonra da kamu vicdanını yaralamış oldu” dedi.
