Öğretmenler, uygulanan mülakat sistemini İstanbul’da protesto etti. Mülakatın kaldırılmasını ve atamaların adil ve şeffaf yapılmasını talep eden eğitimciler, “Sıralarımız, emeklerimiz gasbedildi” dedi.
Türkiye’de bir buçuk yılın ardından kamuya atanacak 20 bin öğretmeni belirleyen mülakat sistemi üzerindeki tartışmalar sürüyor. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından 25 Ekim’de açıklanan mülakat sonuçları sonrası pek çok öğretmen, günlerdir eylem yaparak, adaletsiz olarak nitelendirdikleri mülakat puanları sebebiyle kontenjan dışı kaldıklarını açıkladılar.
MEB’in açıklamasına göre 14 Kasım’da başlayacak atama tercihleri öncesinde öğretmenler İstanbul’da eylem yaptı. Beyazıt Meydanı’ndaki İstanbul Üniversitesi önünde bir araya gelen öğretmenler, mülakat komisyonlarının farklı illerde ayrı standartlar uyguladığını, bu durumun da il bazında ortalama mülakat puanları arasında yüksek farklılıklara yol açtığını vurguladı.
Öğretmenler adına açıklama yapan Ayşe Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in kamu zararına neden olan mülakat garabetinden vazgeçmediğini, üstelik bir de TRT’de yapılan programlarla itiraz eden öğretmenlerin algı yapmakla suçlandığını kaydetti.
Bakan Tekin’in “mülakatlar şeffaf yapılıyor” sözlerini de eleştiren Yıldırım, “Şeffaf olan burası, Beyazıt Meydanı’dır. Gasp edilen sıralamalarımız, annelerimizin gözyaşıdır. Siz de biraz adalet, biraz hakkaniyet olsaydı şu an burada değil, sınıflarımızda olurduk. Yeniden çağrıda bulunuyoruz; haklarımızı teslim edin, mülakatı kaldırın” ifadelerine yer verdi.
Hürriyetçi Eğitim Sen Genel Başkanı Ali İhsan Hasanpaşaoğlu öğretmen atamalarında uygulanan mülakat sistemine ilişkin şunları söyledi:
“Sayın Cumhurbaşkanı seçimlerden önce kamuda mülakatı kaldıracağız dedi. Şimdi kendisine soruyorum: Bu ülkede senden daha yetkilisi var mı? Milli Eğitim Bakanı sizden daha mı yetkili de binlerce gencin emeğini yok sayıyor. Sayın Bakan, objektif mülakat yaptıklarını söyledi. Şimdi soruyorum; İstanbul puanları yuvarlarken, İzmir 8-10 puan fazla verdi. Nerede burada adalet? Fazla verilen puanları hangi kriterlere göre verdiniz? Kıyafetini mi beğenmediniz, memleketini, saçını sakalını mı beğenmediniz? Puanları neye göre verdiniz? Puanlama sistemini neye göre belirlediniz?”
“Emeklerimiz komisyonların keyfiliğine kurban edildi”
Mülakat nedeniyle kontenjan dışında kalan felsefe öğretmeni Kadir ise sitemize yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Yaklaşık bir senedir mülakattaki tek problemin torpil olmadığını anlatmaya çalışıyoruz. İller ve komisyonlar arasında bir puanlama standardı sağlanamayacağını söyledik durduk. Nitekim öyle de oldu. Mülakata girdiğimiz İle göre aldığımız puanlar değişti. Kimi iller KPSS puanının çok üzerinde mülakat puanı verirken kimi iller de KPSS puanına muadil bir mülakat puanı verme eğiliminde oldu.
Mülakata girdiğimiz şehir kaderimiz oldu. 85 puanımla yuvarlama yapan bir ilde mülakata girdiğimden dolayı elendim. Puanlarımızı yuvarlayan bir komisyona denk gelenlerin birçoğu da KPSS’de yaptığı dereceye rağmen elendi. Mülakatta gösterdiğimiz performans değil birtakım tesadüfi süreçler eledi bizi. Bilgisayar ekranına bakan, uyuklayan komisyonlarla karşılaştık. Emeklerimiz komisyonların keyfiliğine kurban edildi.”