Demonstrators carry placards outside the European Parliament building on the day of the European Parliament elections, in Brussels, Belgium, June 9, 2024. REUTERS/Piroschka van de Wouw

Avrupa Parlamentosu seçimlerini muhafazakârlar ve aşırı sağ kazandı

0 Shares
0
0

Göç, savaş, pandemi ve ekonomik krizlerle sarsılan Avrupa’da, parlamento seçimlerinde sandıktan beklenen sonuçlar çıktı. Avrupa Birliği’nin (AB) lokomotif ülkeleri Fransa ve Almanya da dahil, pek çok ülkede aşırı sağ ve muhafazakâr sağ partiler önde.

AB üyesi 27 ülkede, yaklaşık 370 milyon Avrupa vatandaşı, Avrupa Parlamentosu’nun 720 üyesini seçmek için 4 gün boyunca oy kullandı.

İlk tahminlere göre, Almanya’da muhafazakârlar açık ara önde. Fransa’da aşırı sağ parti yüzde 32 ile birinci sırada yer aldı. Fransa Başkanı Macron Meclisi feshetti, erken seçim yapılacak. Avusturya’da aşırı sağ tarihi bir atılım gerçekleştirdi. İtalya’da aşırı sağ iktidar İtalya’nın Kardeşleri partisi yarışı önde bitirdi.

Özellikle pandemi, Rusya-Ukrayna Savaşı ve ekonomik krizin gölgesinde, gergin bir jeopolitik atmosferde yapılan bu seçimin sonuçlarının, birliğin önümüzdeki beş yıllık politikaları üzerinde, özellikle de iklim, göç ve ticaret alanlarında önemli bir etkisi olacak.

Kapitalizmin krizine yanıt olarak 1999’da Seattle’da gelişen küresel antikapitalist hareket, Irak ve Afganistan işgallerine karşı mücadele eden savaş karşıtı hareket, Avrupa’daki kitlesel işçi grevleri ve Arap Baharı gibi gelişmeler, dünyanın birçok yerinde sol alternatiflerin ortaya çıkmasına yol açmıştı. Krizde sarkaç önce sola vurdu, daha sonra ise son 15 yıldır birçok yerde aşırı sağ ve faşist partiler güçleniyor. Egemen sınıfların merkez partilerinin, muhafazakârların ve sosyal demokratların göçmen karşıtı uygulamaları, kemer sıkma politikaları ve savaşları desteklemeleri, oylarının erimesine yol açıyor. Aşırı sağ kendisine merkez partilerin açtığı yoldan yürüyerek “sistem karşıtı” bir demagojiyle göçmen düşmanlığını birleştiriyor.

Ancak Filistin’le dayanışmak ve savaşa karşı çıkmak için yapılan kitlesel gösteriler, her yerde faşistlerin karşısına birleşik cephelerle çıkmanın mümkün olduğunu gösteriyor. Avrupa Parlamentosu’nun fazlaca bir yetkisi yok, ancak seçim sonuçları yine de ırkçılığa ve faşizme karşı inşa edilecek mücadelelerin büyütülmesi konusunda alarm veriyor.

Yazar

0 Shares
You May Also Like

Biz kimiz?

Enternasyonal Dayanışma, işçi sınıfının kolektif ve kitlesel mücadelesiyle dünyanın daha eşit, adil ve özgür bir yere dönüşeceğini savunan…