Filistin Eylem Komitesi, AKP’yi protesto ettikleri için geri gönderme merkezinde tutulan Filistinli aktivistlerin serbest bırakılmasını talep etti.
Açıklama şöyleydi:
“Filistinli gençlere özgürlük!
TRT World’ün düzenlediği belgesel etkinliği sırasında, Türkiye üzerinden İsrail’e ulaştırılan Azerbaycan petrolünün durdurulması talebiyle protesto gerçekleştiren iki Filistinlinin göz altına alınarak geri gönderme merkezinde tutulması ve sınır dışı ile tehdit edilmesini kabul etmiyoruz!
Soykırıma karşı demokratik haklarını kullanarak politik sözlerini kamusal alanda dile getiren, işgal devletini besleyen ve halklarının maruz kaldığı soykırımı sürdürülebilir kılan ilişkiler karşısında itirazlarını eyleme döken iki Filistinlinin idari gözetime alınmasıyla kurulan baskı aynı zamanda Filistin halkına ve Filistin mücadelesine yöneltilmiş bir baskı anlamına gelmektedir.
Türkiye’nin Uluslararası Adalet Divanı’nda müdahil olduğu soykırım davası gereğince; soykırımı önlemek için tedbirler alınması, işgal devleti ordusunda savaşmış olma ihtimali olan Türkiye vatandaşlarına karşı soruşturma yürütmesi, işgal devleti tank ve uçaklarını besleyen petrolün Türkiye sınırlarından geçmesine izin vermemesi, Zorlu ve Yılmazlar gibi Türk sermaye gruplarının süregiden soykırım dahilinde işgal devleti ordusuna enerji ve inşaat desteğini engellemesi, işgal devletine silah taşıyan şirket ve gemilerin Türkiye’ye girişini yasaklaması gerekirken, bunun yerine kendi halkını savunan ve soykırım karşısında sesini çıkartan Filistinli gençleri göz altına alması siyasal iktidarın Filistin mücadelesine yaklaşımındaki ikiyüzlülüğünü yeniden açıkça gözler önüne sermiştir.
İşgal ve soykırım suçlusu İsrail’e Türkiye’den petrol akışının durdurulması, İsrail’le ilişkilerin kesilmesi ve işgal devletinin tamamen tecrit edilmesi hedefiyle sürdürülen mücadele meşrudur ve yargılanamaz. Filistin diasporasının, tehcir edildikleri dünyanın her yerinde, halkları ve hakları için mücadele etmeleri dokunulmaz bir haktır. Bu kapsamda, Filistin Eylem Komitesi olarak, siyasal otoritenin ve ilgili makamların, gözaltında tutulan Filistinli gençleri derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakmasını ve haklarında oluşturulmuş dosyaları iptal etmesini talep ediyoruz.
İşgal güçlerine güç veren işbirliklerine tepki göstermek suç değil, soykırım saldırıları altındaki Gazze halkıyla dayanışmanın bir gereğidir. Bu meşru mücadelenin sesi susturulamaz.”