Eski Ülkü Ocakları başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesiyle ilgili davanın yeni duruşması 30 Eylül’de görülecek. Dava kapsamında 22 tutuklu sanık yargılanıyor.
Sinan Ateş’in ailesi, yargı sürecini “siyasi uzantılarla aradaki bağı koparmaya çalışmakla” eleştiriyor.
23 Eylül’de ortaya çıkan bilirkişi raporunda ise faillerin önemli bir iddiası çürütülüyor. Buna göre Ateş’in Eray Özyağcı’nın silahından çıkan kurşunlarla hayatını kaybettiği teyit ediliyor.
Failler Eray Özyağcı ve Doğukan Çep, Sinan Ateş’in yanındaki arkadaşı tarafından vurulduğunu iddia etmişti.
İddianame neden tartışma yarattı?
Hem Ateş’in ailesi hem de bazı siyasetçi, hukukçu ve gazeteciler, iddianamenin son derece eksik olduğunu savundu.
İddianame ile ilgili tartışmalar siyaset düzlemine de taşındı.
Öne çıkan eleştiriler şunlar oldu:
- İddianame bilirkişi raporunu yeterince değerlendirmiyor.
- Demirbaş ve Çep’in cinayeti azmettirme gerekçelerine yer verilmiyor.
- Cinayetin nedeni yeterince açıklanmıyor.
- Deliller yeterince değerlendirilmiyor.
- Demirbaş’ın MHP eski milletvekili Olcay Kılavuz’un evinde yakalanmış olması iddianamede geçmiyor.
- Demirbaş’ın olası siyasi bağlantılarının üzerine gidilmiyor.
Ayrıca Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş’in savcılık ifadesi iddianameye girmedi. Ayşe Ateş, açıklamalarında iddianameyi “içi boş kâğıt parçası” sözleriyle eleştirdi.
Ateş, “Sanki basit bir alacak verecek kavgası gibi servis edilen bir iddianame var ortada. İddianame bile diyemeyeceğim. Var olan şeyleri bile eklememişler, koymamışlar” diye konuşan Ateş, “Peki, azmettiriciler nerede? Böyle bir suikastı birkaç çapulcunun tasarlayıp planladığına inanmamızı gerçekten bekliyor musunuz?” diye sordu.
Ateş, savcılık ifadesinde kaybettiği eşinin cinayetten aylar önce tehdit edildiğini kendisine söylemeye başladığını vurguluyor.
Ateş’in iddianamede yer almayan savcılık ifadesinde şu sözleri yer alıyor:
“Eşim; kendisine karşı medya üzerinden yapılan saldırıların, Mersin’de meydana gelen olay ve devam eden süreçlerde yaşananların ve kendisinin aleyhine gerçekleştirilen faaliyetlerin, mevcut Ülkü Ocaklar Genel Başkan olan Ahmet Yiğit Yıldırım ve kendisinden önce Ülkü Ocaklar Genel Başkanlığı yapan halen de MHP Mersin Milletvekili olan Olcay Kılavuz’un birlikte planlandığını defalarca kez bana ifade etmişti.”