Esad rejiminin devrilmesinin ardından Şam’daki Emevi Meydanı halkın taleplerini dile getirdiği bir merkez hâline geldi.
Perşembe günü burada yapılan siyasi gösteride mezhepçiliğe karşı, dini bir yönetime karşı, kadın haklarından ve demokrasiden yana sloganlar atıldı.
AFP‘nin aktardığına göre, başkent Şam’ın merkezindeki Emevi Meydanı’nda bir araya gelen kadın, erkek yüzlerce Suriyeli, “Din devleti değil demokrasi istiyoruz”, “Özgür, uygar Suriye”, “Suriye halkı birdir” sloganları attı. Eylemde “Özgür kadınlar olmadan özgür ulus olmaz” pankartı açıldı.
Fransız haber ajansına konuşan protestoculardan emekli memur Macide Müderris (50), “Kadınların siyasi hayatta büyük bir rolü var… Kadınlara karşı herhangi bir pozisyonun takipçisi olacağız ve kabul etmeyeceğiz. Sessiz kaldığımız zamanlar sona erdi” dedi.
Sosyal medyada paylaşılan görüntülere göre, eylemde mikrofonu alan silahlı bir HTŞ mensubunun hürriyet ve mezhepçiliğe karşı sözleri alkışlandı ancak dini referanslarla konuştuğunda “Laiklik! Laiklik!” ve “Dini yönetime hayır” sloganları yükseldi.
Eyleme hem Müslümünların hem de Hristiyanların katıldığı ve alanda üç yıldızlı Özgür Suriye bayraklarının taşındığı aktarıldı.
Perşembe günü öğleden sonra düzenlenen eylemin, herhangi bir siyasi ya da parti grubunun çağrısı olmaksızın, “bireysel girişimlerle” gerçekleştiği söylendi.
Toplumun özgürlüğü kadınların özgürlüğüne bağlıdır
Devrimci Sol Akım’ın da içerisinde bulunduğu sol örgütler ise kadınların özgürlüğüne dair bir açıklama yayımladı.
Esad rejimini deviren askeri operasyonları yöneten grupların yaptığı açıklamaların Suriye sivil toplumu, feminist hareketi, demokratik ve sol güçler arasında geçiş sürecine ilişkin kaygılara yol açtığını belirten deklarasyonda, Suriyeli kadınların kamusal alana ve siyasi çalışmaların tüm yönlerine katılma ve hangi konumda olurlarsa olsunlar demokratik bir Suriye inşa etmedeki önemli ve gerekli rolünü marjinalleştirme niyetine karşı çıkıldı.
Açıklama şöyle devam etti:
“Kadın hakları meselesinin yalnızca bir temel haklar meselesi olmadığını, daha ziyade yönetimin doğasını belirleyen siyasi bir mesele olduğunu teyit ediyoruz. Kadın hakları için çalışmanın demokrasi, özgürlük ve eşitlik için çalışmak olduğu kimse için bir sır değildir.
Sivil toplum örgütleri, partiler ve siyasi gruplar da dahil olmak üzere tüm aktif Suriyeli güçleri, aşağıdaki kriterlere göre kadın haklarının güvence altına alınmasını ve gelecekteki Suriye’ye aktif katılımlarını vurgulamaya çağırıyoruz:
1. Suriye, demokratik bir sisteme ve tüm toprakları üzerinde egemenliğe sahip, siyasi ve partiler açısından çoğulculuğu ve iktidar devrini destekleyen bağımsız bir devlettir.
2. Ülke için, kamu ve bireysel özgürlükleri garanti altına alan, tüm tam ve eşit vatandaşlık haklarını güvence altına alan, cinsiyetler arasında tam eşitliği garanti altına alan ve Uluslararası İnsan Hakları Beyannamesi’ne ve bu beyannamenin ulusal kanunlar üzerindeki üstünlüğüne dayanan bir anayasa taslağı hazırlamak.
3. Kadın temsilinin güçlendirilmesi için bir araç olarak, kadınların siyasi sürecin tüm yönlerine ve mevcut veya geçiş dönemindeki tüm kurumlara yüzde otuzdan az olmamak üzere katılımının sağlanması ve eşitliğe ulaşılması.
4. Kadınlara yönelik şiddet ve ayrımcılığın suç haline getirilmesi ve kadınlara yönelik tüm ayrımcı yasaların kaldırılması.
5. Kamusal özgürlüklerin serbest bırakılması, düşünce ve ifade özgürlüğünün sağlanması ve nefret söylemi ve ayrımcı söylemle mücadele edilmesi.
6. Kadın haklarını savunan örgütler de dahil olmak üzere sivil toplum örgütleri kurma ve faaliyet gösterme özgürlüğünü garanti altına alan yeni bir yasa çıkarılması.
7. Kadın ve erkekler arasında ücretlerde tam eşitlik sağlanması ve bu ücretlerin fiyat seviyesiyle ilişkilendirilmesi.
8. Kadınların dışlanmamasını sağlamak, kadın grupları tarafından kadınların aktif katılımının garanti altına alınmasını talep eden feminist gündemi birleştirmeyi gerektirir.
Komünist İşçi Partisi – Yurtdışı Örgütü
Devrimci Eylem Birliği
Devrimci Sol Akım
Amarji – Suriye Demokratik Komiteleri